Pratik Çalışma

MİRAS HUKUKU PRATİK ÇALIŞMA (1)

Arş. Gör. Ahmet Fevzi Kibar

ZÜMRE SİSTEMİ – TEREKENİN PAYLAŞIMI – YASAL MİRASÇILIK PAYLARI – YASAL MİRASÇILIK ORANLARINI HESAPLAMA – SAKLI PAY – SAKLI PAY ORANLARINI HESAPLAMA – CENİNİN DURUMU – EVLATLIĞIN MİRASÇILIĞI – MİRASÇILIKTAN ÇIKARMA

ZÜMRE SİSTEMİ – TEREKENİN PAYLAŞIMI – YASAL MİRASÇILIK PAYLARI – YASAL MİRASÇILIK ORANLARINI HESAPLAMA – SAKLI PAY – SAKLI PAY ORANLARINI HESAPLAMA – CENİNİN DURUMU – EVLATLIĞIN MİRASÇILIĞI – MİRASÇILIKTAN ÇIKARMA

Aşağıda belirtilen her bir olay için ayrı ayrı mirasçıları, miras paylarını, saklı paylı mirasçıları ve saklı pay oranlarını belirtiniz.

1) Kızı Burcu ile seyahate çıkan Melahat Hanım, seyahat esnasında bir trafik kazası geçirmiştir. Ambulans olay yerine vardığında Melahat Hanım ve kızı Burcu çoktan ölmüştür. Hangisinin daha önce öldüğü tespit edilememiştir. Durumu haber alan kocası Sami Bey, oğlu Sinan’ a durumu nasıl anlatacağını bilemez.

2) Selim’in, eşi Semra ile uzun yıllardan beri devam eden mutlu bir evliliği vardır ancak bir türlü çocuk sahibi olamamaktadırlar. Bu nedenle evlat edinmeye karar verirler. Semiha ismi verdikleri bir kız çocuğu evlat edinirler. Semiha’ nın evlat edinilmesinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra Semra ve Selim’in çocukları Emre dünyaya gelir. Selim ölünce, yurtdışında kaldığı yıllarda yabancı uyruklu bir kadınla birliktelik yaşayıp çocuk sahibi olduğu ortaya çıkar. Anna isimli bu kız çocuğu sebebiyle mirasçılara karşı babalık davası açılmıştır.

3) Ailesinin tek çocuğu olan Şinasi, küçük yaşta anne ve babasını kaybetmiş ve dul babaannesi tarafından büyütülmüştür. Şinasi, babaannesini de kaybedince Ahmet Bey-Berna Hanım çifti tarafından evlat edinilir. Şinasi, 25 yaşında evlenir ve 26 yaşında ölür. Eşi Leyla, bu evlilik esnasında hamile kalır. Şinasi’ nin ölümünden sonra doğum gerçekleşir ancak çocuk ölü doğar. Şinasi’ nin öldüğü esnada; amcasının oğlu Murat ve Murat’ın dört çocuğu, halasının kızı Nermin ile Nermin’in evlatlığı, dayısının kızı Naciye, evlatlığı olduğu Ahmet Bey ile Berna Hanımın oğlu Mehmet ve kızı Burcu hayattadır.

4) Ayşenur Hanım, el yazılı bir vasiyetname yazarak oğlu Bayhan ve kardeşi Mahir’ in kendisine mirasçı olmalarını istemediğini ifade etmiştir. Evlat edindiği oğlu Selim de kendisinden önce ölen Ayşenur Hanım, öldüğünde geriye kalan akrabaları: Bayhan,  Kardeşi Mahir, babaannesi Necla; amcasının oğulları Salim, Senai, Şinasi; dayısı Tahir, Tahir’ in eşi Nalan ve oğlu Niyazi; teyzesinin kocası Cafer, Cafer’ in ilk evliliğinden kızı Meral, ölen kızı Melike’ nin kocası Sami, Sami’ nin ilk evliliğinden oğlu Tahir ve evlatlığı Selim’ in eşi Memnune’ dir.

5) Evlilikleri 2 yıl boyunca mutlu bir şekilde devam ederken Barış, çok sevdiği eşi Sema lehine gizlice bir vasiyet bırakarak bütün malvarlığının eşine kalmasını istediğini belirtmiştir. Ancak zaman içerisinde çocuk sahibi olamayan çift fazlaca tartışmaya ve kavga etmeye başlamıştır. Bunun üzerine boşanma davası açan Barış, dava devam ederken iş kazası sebebiyle ölür. Barış öldüğünde geride kalan mirasçıları; eşi Sema, annesi Züleyha, abisi Mehmet’ in kızı Nermin ile oğlu Bahri, ablası Cevriye, kız kardeşi Ceren, erkek kardeşi Mahmut’ tur.

6) (M)’ nin 2005 yılında boşandığı (E)’ den (A) ve (B) isimli 2 çocuğu bulunmaktadır. (E)’ den boşandıktan sonra (S) ile yaşamaya başlamıştır. (S)’ den (C), (D) ve (G) isimli üç çocuğu dünyaya gelmiştir. (M), 2019 yılında öldüğünde; (E), (A), (B), (S), (C), (D), (G) ve (M)’ nin babası (F) ile kız kardeşi (K) hayattadır.

7) (M)’ nin, (C) ile evli olan oğlu (A), (B)’ yi evlat edinmiştir. (M) öldüğünde; (C), (A) ile (M)’ nin annesi (D); erkek kardeşi (F), (F) nin eşi (G) ve kızı (H); kız kardeşinin kocası (K), iki oğlu (M), (N) ve evlatlığı (O) ve 3. zümre mirasçılarının bazıları hayattadır.

ÇÖZÜMLER:

ÇÖZÜM 1: Muris herhangi bir ölüme bağlı tasarrufta bulunmadığı için doğrudan yasal mirasçılık kurallarına göre olayı çözümleyeceğiz.

Mirasçı olabilmek için ilk kural, murisin vefatı sırasında hayatta olmaktır. Muristen önce vefat edenler yahut birlikte ölüm karinesi gereği hangisinin önce öldüğü tespit edilemediği için muris ile birlikte ölmüş sayılanlar, mirasçı olamazlar.

İkinci kural, hukukumuzda zümre sistemi kabul edildiği için birinci zümrede mirasçının bulunması, ikinci ve üçüncü zümrenin mirasçılığını engeller.

Üçüncü kural, eş her üç zümre ile de farklı miras payı oranlarınca mirasçı olmaktadır.

Bu kurallar çerçevesinde olaya yaklaştığımızda, birinci zümrede mirasçı bulunduğu için diğer zümreleri dikkate almaya gerek yoktur. Birlikte ölüm karinesi gereğince Burcu, Melahat Hanım ile birlikte ölmüş kabul edileceği için mirasçı olamaz. Birinci zümre mirasçısı tek başına Sinan olacaktır. Sami Bey, eş olarak birinci zümre mirasçısı ile birlikte mirasçı olacaktır.

Eş, birinci zümre ile mirasçı oluyorsa miras payı terekenin 1/4’ üdür. Geriye kalan ¾ miras payını birinci zümre mirasçıları aralarında paylaşırlar. Birinci zümre olarak gözüken Sinan ve Burcu’ dur. Burcu, mirasçı olamayacağı için Sinan terekenin 3/4’ üne tek başına mirasçı olur. Eğer Burcunun annesinden sonra öldüğü tespit edilseydi, 1 dakika bile fazla yaşamış olsaydı mirasçı olacaktı. Bu durumda ¾ pay ikiye bölünecekti.  bu hesap sadece Melahat için. Bir de burcu vefat ediyor. Onun için ayrı bir hesaplama yapılması gerekir.

-Saklı pay mirasçılığı noktasında olayı değerlendirelim: Saklı paylı mirasçılar, altsoy, ana ve baba ile eştir (m. 506). Altsoy mirasçının saklı pay oranı, yasal miras payının yarısıdır. Eşin saklı pay oranı ise, kiminle mirasçı olduğuna göre değişmektedir. Eş, altsoy olan Sinan ile birlikte mirasçı olacağından saklı payı yasal miras payının tamamıdır. Olayımızda Sinan’ın saklı pay oranı, 3/8’ dir. Sami Bey’ in saklı pay oranı ise ¼’ tür. Bu durumda saklı paylar toplamı 5/8’dir.  Dolayısıyla Muris Melahat Hanımın, tasarruf nisabı 3/8’ dir.

Çözüm 2: Muris herhangi bir ölüme bağlı tasarrufta bulunmadığı için doğrudan yasal mirasçılık kurallarına göre olayı çözümleyeceğiz.

Öncelikle zümre sistemini hatırlayalım. Birinci zümrede mirasçı bulunduğu ve bunlar murisin ölümü esnasında hayatta olduğu için ikinci ve üçüncü zümre yasal mirasçıların, mirasçılığı söz konusu olamaz.

İkinci kural, eş her zümre ile birlikte mirasçıdır. Bu sebeple birinci zümre ile birlikte mirasçı olacak olan Semra’ nın miras payı ona göre belirlenecektir.

Üçüncü kural; m. 500’ e göre evlatlık ve altsoyu, evlat edinene kan hısımı gibi mirasçı olurlar. Evlatlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Ancak evlat edinen ile evlatlık arasındaki mirasçılık bağı tek yönlüdür. Evlatlık, evlat edinene mirasçı olabilirken evlat edinen evlatlığa mirasçı olamaz.

Dördüncü kural, 1987 yılında verilen Anayasa Mahkemesi kararı ile, sahih nesep sahih olmayan nesep farkı gözetilmeksizin altsoyların eşit mirasçı olacakları hükme bağlanmıştır. Madde 498’ e göre, evlilik dışında doğmuş ve soybağı, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulmuş olanlar, baba yönünden evlilik içi hısımlar gibi mirasçı olurlar. Bu hükme göre, Anna ile Selim arasında babalık davası sonucunda soybağı kurulması ile Anna da diğer altsoylar gibi mirastan eşit pay alacaktır.

Bu kurallar ışığında olayı çözümleyelim: Semra, birinci zümre ile mirasçı olduğu için yasal miras payı terekenin ¼’ üdür. Terekenin geriye kalan ¾’ ü, Semiha, Emre ve Anna arasında paylaştırılacaktır (Her birine ¼). Eğer, Anna ile Selim arasında soybağı kurulamazsa, terekenin kalanı (¾) Semiha ile Emre arasında paylaştırılacaktır (3/8). (Burası opsiyonlu çözümlenmelidir. Olayda soybağı kurulduğu bilgisi verilmemiş. O sebeple Anna ile soybağı kurulmuşsa ve anna ile soybağı kurulmamışsa şeklinde cevaplanmalıdır).

-Saklı pay oranlarını hesaplayalım: Semra birinci zümre ile mirasçı olduğundan miras payının tamamı (1/4). Altsoyun saklı payı ise, yasal miras payının yarısıdır. Dolayısıyla iki ihtimale göre ayrı ayrı değerlendirip Murisin tasarruf nisabını hesaplarız.

Çözüm 3: Muris herhangi bir ölüme bağlı tasarrufta bulunmadığı için doğrudan yasal mirasçılık kurallarına göre olayı çözümleyeceğiz.

Öncelikle Şinasi’ nin eşi Leyla her zümre ile birlikte mirasçıdır.

Eğer, Leyla’ nın karnındaki cenin sağ ve tam doğsaydı, Şinasi’ nin altsoy mirasçısı olacağından diğer zümrelere bakma gereği duymayacaktık. Ancak Cenin, sağ ve tam doğmadığı için mirasçı olamayacaktır. Bu sebeple diğer zümreler gözden geçirilmelidir. Ancak, MK 643 gereğince, Mirasın açıldığı tarihte, mirasçı olabilecek bir cenin varsa paylaşma doğumuna kadar ertelenir. Ancak olayda zaten bebek ölü doğmuş.

İkinci zümre mirasçısı var mı? Burada evlatlığın tek yönlü mirasçılık durumunu nazara almaksak hataya düşeriz. Miras hukukumuzda kural olarak kan hısımlığı esas alındığından, evlatlığın mirasçı olması bu durumun bir istisnasıdır. Ayrıca bu istisna tek yönlüdür. Dolayısıyla Şinasi’ yi evlat edinen Ahmet Bey-Berna Hanım çifti ve onların altsoylarını Şinasi’ nin mirasçılık şemasında göstermeye gerek yoktur. Zaten bu bilgiler bizlerin bu konudaki bilgimizi test etmek için olaya dâhil edilmiştir. Olayda zaten Ahmet bey ve Berna hanımın hayatta olduğu bilgisi verilmemiş.  Bu durum kardeşler bakımından önem arz edebilir.

Üçüncü zümre mirasçısı var mı? Şinasi’ nin üçüncü zümre mirasçıları vardır. Ancak burada şu noktayı dikkate almak gerekir: m. 499/3’ e göre, üçüncü zümrede bulunan kişilerden sadece murisin büyük ana ve babalarıyla amca, dayı, hala ve teyzesi yasal mirasçı olabilmektedir. Amca, dayı, hala ve teyzenin çocukları ve torunları yasal mirasçı olamayacaktır ancak atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olabilirler. Üçüncü zümrede yasal mirasçı bulunmadığı için mirasın tamamı sağ kalan eşe (Leyla) ya kalacaktır.

Saklı pay oranı: Şinasi’ nin eşi Leyla tek başına yasal mirasçıdır. Madde 506/4’ e göre; eşin bu haldeki saklı pay oranı, yasal miras payının ¾’ üdür. Dolayısıyla Şinasi, terekenin ancak ¼’ ü üzerinde tasarrufta bulunabilirdi.

Çözüm 4: Olayımızda muris, şekli anlamda ölüme bağlı bir tasarruf olan vasiyetname aracılığıyla maddi anlamda ölüme bağlı bir tasarrufta bulunduğu için öncelikle nazara alınacaktır. Zira, miras hukukunun temel ilkelerinden biri murisin son arzularının mümkün mertebe yerine getirilmesidir.

Ayşenur Hanım, el yazılı vasiyetname vasıtasıyla oğlu Bayhan ile kardeşi Mahir’ i mirasından men etmek istemektedir. Vasiyetnamede geçen ifadelerin illa ki kanuni tabirlere uygun olması gerekmemektedir. Vasiyetnamede geçen ifadelerden yola çıkılarak aslında bu tasarrufların mirastan çıkarma ve mirastan uzaklaştırma olduğu anlaşılmaktadır. Mirastan çıkarma, m. 510’ da tanımlanmıştır. Saklı paylı mirasçılar için öngörülmüş bir düzenlemedir. Zira, saklı paylı mirasçıların saklı payı kanun tarafından korunduğu için ancak kanunda öngörülen sebeplere dayanarak murisler, saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir. Saklı paylı mirasçılar dışındaki yasal mirasçılar için murisin herhangi bir sebep göstermesi gerekmez. Doğrudan bu kişileri mirasından uzaklaştırabilir. Burada geçerli bir mirastan çıkarma olduğunu düşünerek olayımızı çözümleyelim. Mirasçılıktan çıkarma sadece saklı paylı mirasçılar için söz konusu olabilir (MK 510). Dolayısıyla muris Bayhan’ ı mirasından çıkarabilir. Zira altsoy saklı paylı mirasçıdır.

Birinci adım, zümre sistemine göre normalde birinci zümrede bulunan Bayhan sebebiyle diğer zümrelerin mirasçılığı söz konusu değildir. Ancak, Bayhan mirasçılıktan çıkarıldığı için mirasçı olamayacaktır (çıkarmanın geçerli olarak yapıldığını varsayarsak). Bu sebeple ikinci zümre mirasçılarını değerlendiririz. Bayhan için söylediklerimiz Mahir için de geçerlidir. Bu sebeple son olarak üçüncü zümre mirasçılarına geçeriz.

Üçüncü zümrede mirasçı olabilecek kişileri belirleyelim: Öncelikle Babaanne Necla hayatta olduğu için kendisine yönelen payın sahibi olur. Babaannenin kocası hayatta olmadığı için zümrenin o dalındaki alt soy kontrol edilerek payın o dal içinde mi kalacağı yoksa diğer dala mı geçeceği tespit edilmelidir. Babaanne Necla hayatta olduğu için ¼ pay alır. Babaannenin kocası tarafına gidecek payın (1/4), koca hayatta olmadığından altsoya gidip gitmeyeceğine bakılacaktır. Amca hayatta olmadığından ve amcanın altsoyu yasal mirasçı olacaktır. Dolayısıyla ¼ miras payını, Salim, Senai ve Şinasi eşit olarak paylaşırlar. Dolayısıyla her biri 1/12 pay sahibi olacaktır.

Ayşenur Hanım’ ın anne tarafındaki üçüncü zümresine giden ½ payı takip edelim. Bu pay, anneanne ve dedeye ¼ şeklinde dağılacaktır. Bunlar hayatta olmadığından altsoylara bakılacaktır. Bu noktada altsoylardan sadece dayısı Tahir mirasçı olabildiğinden ¼ + ¼ : ½ payın sahibi olacaktır.

Olayda verilen diğer kişiler mirasçı olamaz. Nalan, Cafer, Sami ve Memnune’ nin mirasçı olamama sebeplerinden biri de muris ile aralarında kan bağı yoktur. Selim ile olan evlatlık ilişkisi sadece Selim’ i mirasçı yapar Selim’ in eşi Memnune mirasçı olamaz.

Olayda saklı pay olup olmadığını inceleyelim: m. 506 kapsamında olayda saklı paylı mirasçılar Bayhan’ dır. Eski kanun döneminde olsaydı Mahir de saklı paylı mirasçı olabilecekti. Bayhan, mirasçılıktan çıkarıldığı için olayımızda saklı paylı mirasçı bulunmamaktadır. Bu durumda Ayşenur Hanım, terekenin tamamı üzerinde tasarrufta bulunabilirdi. Örneğin, mirasın tamamını Memnune’ ye veya Amcasının oğullarına veya oğullarından birine bırakabilirdi.

Çözüm 5: Burada TMK m. 181’ de öngörülen özel bir durum söz konusudur. Bu sebeple olayı çözümlerken öncelikle bu durum göz önünde bulundurulmalıdır. 181/2’ ye göre, mirasçıların davaya devam edip boşanmanın tamamlanıp tamamlanmadığına göre sonuç değişecektir.

Birinci ihtimale göre (Boşanmanın tamamlanmadığı); eğer Barış ile Sema arasında boşanma gerçekleşmezse Barış’ ın geride bıraktığı vasiyetnameye göre durum düşünülmelidir. Eğer geçerli bir vasiyetname söz konusuysa (ki olayda aksi belirtilmedikçe geçerli olduğu kabul edilir), Sema bütün mirasın sahibi olacaktır. Olayımızda saklı pay mirasçısı olup olmadığına bakarız. Olayda göründüğü üzere tek saklı paya sahip mirasçı anne Züleyha’ dır. Eğer vasiyetname olmasaydı Sema, ikinci zümre ile mirasçı olacağı için anneye ¼ miras payı düşecekti. TMK m. 506/2’ ye göre, ana ve babanın saklı payı, yasal miras payının ¼’ üdür. Dolayısıyla anne Züleyha bu ihtimalde, 1/16 saklı pay hakkı için dava açabilir. ama olayda böyle bir bilgi yok. sadece ayrıntı olarak belirtrlim. Son durumda bu ihtimalde tek mirasçı eş.

Eğer vasiyetname geçerli değilse (iptal edilmişse), bu durumda eşi Sema ikinci zümre ile mirasçı olacaktır. Sema’ nın miras payı 1/2 olacaktır. Anne Züleyha ¼ yasal miras payı alacak, babanın payı 4 alt dala dağıtılacaktır. Cevriye, Ceren ve Mahmut 1/16 pay alacaktır; Mehmet muristen önce öldüğü için onun payı altsoyu Nermin ve Bahri’ ye 1/32’ şer eşit paylar şeklinde dağıtılacaktır. Bu ihtimalde saklı pay sahipleri ise eş Sema ve anne Züleyha’ dır.  Sema, yasal miras payının tamamı üzerinde saklı pay hakkı vardır (1/2), Züleyha ise, yasal miras payının ¼’ ü için saklı pay hakkı mevcuttur (1/16).

İkinci ihtimale göre (Boşanmanın tamamlandığı); eğer Barış’ ın Sema’ ya açtığı boşanma davası mirasçılar tarafından devam ettirilir ve diğer eşin kusuru ispatlanırsa, bu halde m. 181/1’ e göre, boşanan eşler birbirinin mirasçısı olamayacağı gibi boşanmadan önce yapılmış ölüme bağlı tasarruflardan kazanacakları hakları aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler (eğer böyle bir durum olsaydı olayda belirtilirdi). Dolayısıyla, Sema bu ihtimalde hem mirasçılık sıfatını hem de vasiyetname ile lehinde oluşan hakkı kaybedecektir. Böylece terekenin tamamı ikinci zümre mirasçıları arasında paylaştırılacaktır. Yasal miras payları şöyle olacaktır: anne Züleyha miras payının ½’ sine, Cevriye, Ceren, Mahmut 1/8 ’ ine, Nermin ile Bahri 1/16 sına yasal mirasçı olacaktırlar. Olayımızda tek saklı pay sahibi Züleyha olup saklı pay oranı yasal miras payının ¼’ üdür (Yani ½ x ¼ : 1/8).

Çözüm 6: Muris herhangi bir ölüme bağlı tasarrufta bulunmadığı için doğrudan yasal mirasçılık kurallarına göre olayı çözümleyeceğiz.

Öncelikle, M, E’ den boşanmış ve S ile evli değildir. S ile resmi olmayan bir ilişki sonucunda çocuk sahibi olmuştur. Bu nedenle bu olayımızda eşin mirasçılığı söz konusu değildir.

Birinci zümrede M’ nin 5 çocuğu mirasçı olarak bulunmaktadır. Bu nedenle miras birinci zümre arasında paylaştırılacaktır. M’ nin mirası; 5 çocuğuna eşit olarak (1/5 oranında) paylaştırılacaktır. Olayda C, D, G ile soybağının kurulduğu bilgisi verilmemiş.  O sebeple kural olarak şuandaki mirasçılar sadece eski eşi E’den olan çocukları. dolayısıyla miras ikiye bölünecek.

Ancak ek soru: C,D,G ile soybağı kuruldu ise miras payları nasıl olacak? o zaman miras 5 e bölünecek.

-Saklı pay miktarına gelince, altsoyun saklı pay oranı yasal miras payının ½’ si olduğu için M’ nin tasarruf nisabı: 1-(1/10+1/10+1/10+1/10+1/10) = 1-1/2 = ½’ dir.

Çözüm 7: Muris herhangi bir ölüme bağlı tasarrufta bulunmadığı için doğrudan yasal mirasçılık kurallarına göre olayı çözümleyeceğiz.

Öncelikle, M öldüğünde eşi hayatta değildir. Bu sebeple de mirasçı olamayacaktır.

İlk adım: Birinci zümre mirasçısı var mı? M’ nin oğlu A, M öldüğünde hayatta olmadığı için mirasçı olamayacaktır. A’ nın evlatlığı (B) mirasçı olabilecek midir? Evlatlığın mirasçılığı tek yönlü ve sadece evlat edinen açısından geçerli olduğu için (B) mirasçı olamayacaktır. (B)’ nin eşi (C) ile (M) arasında kan bağı olmadığı için (C) de mirasçı olamayacaktır. (Sınavda bu kadar uzatmanıza gerek yok. Ben daha iyi anlamanız için detaylı anlatıyorum.

İkinci adım: Birinci zümrede mirasçı bulunmadığı için ikinci zümreye geçeriz. İkinci zümrede mirasçı olduğu için üçüncü zümreye bakmamıza gerek kalmayacaktır. İkinci zümrenin mirasçılığı üçüncü zümrenin mirasçılığına engel olur. İkinci zümreye gidecek mirasın ½’ si anne (D)’ ye gider. M’ nin babasına gidecek ½ pay, baba hayatta olmadığı için ikinci zümre içinde paylaşılır. ½ pay öncelikle ikiye bölünecek. ¼ pay erkek kardeş (F)’ nin olacaktır. Kalan ¼ pay ise M’ den önce ölen kız kardeşinin iki oğlu (M) ve (N) arasında paylaşılacaktır. (M) ve (N)’ ye 1/8’ er pay düşecektir. (G), (H), (K) ve (O)’ nun mirastan pay alamama sebepleri (kan hısımlığı olmaması, kök başının hayatta olması, evlatlığın özel mirasçılık durumu gibi sebeplerdir).

-M’ nin tasarruf nisabı: M’ nin tek saklı paylı mirasçısı annesi (D)’ dir. Annenin saklı pay oranı, yasal miras payının ¼’ üdür. Yani ½’ nin 1/4’ ü 1/8’ dir. Dolayısıyla M’ nin tasarruf nisabı: (1-1/8=7/8)’ dir.

Bu pratik çalışmaların olay analiz etme ve çözümleme becerinizi geliştirerek öncelikle meslek hayatınıza ve ikincil aşamada sınavlarınızda sizlere katkı sunması temennisiyle…

NOT1: Bu pratik çalışma şahsıma ait orijinal bir çalışma olup izinsiz ve atıfsız (linksiz) paylaşılması FSEK uyarınca yasaktır.

NOT2: Pratik çalışmaya ilişkin sorularınızı veya anlayamadığınız kısımları yorumda belirtirseniz, uygun bir vakitte size dönüş yapmaya gayret edeceğim.

Gerek mesleki olay analiz kabiliyetini gerekse sınav çözme becerinizi geliştirmek adına bu videolar size yardımcı olabilir:

Tümdengelim yöntemi;

Tümevarım yöntemi;

Yazar Hakkında

Ahmet Fevzi Kibar

Akademisyen, Hukuki Danışman ve Yazar
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Özel Hukuk yüksek lisans mezunu ve İstanbul Üniversitesi Özel Hukuk doktora eğitimi (devam ediyor). Kişiler, Aile, Eşya, Miras, Borçlar, Gayrimenkul, Fikri Mülkiyet ve Ürün Sorumluluğu Hukuku alanlarında çalışma yapmaktadır. Ayrıca hikâye, deneme ve eleştiri yazarlığı da yapmaktadır. Evli ve baba.

Yorum Yap